Girenler ve çıkanlar

"Lütfen kafanıza hakim olunuz."

Bunu okuduğum vakitte, aklımda ilk beliren kafa kelimesini 4. manasına göre kullanman oldu.
Tam olarak neyi kastettiğini anlayamadım gerçi; ama bir kaç varsayımım oldu:

Zihniyetinize hakim olun, yani ne konuştuğunuzun, yazdığınızın farkında olun ki hata yapma sayınız azalsın.
Eğer zihniyetinize hakim olamazsanız; kendizi ifade edemediğiniz, icabında sırf bu hakimiyetsizliğinizden dolayı başka insanları üzdüğünüz durumlar ortaya çıkabilir.

Üçüncü manasına göre kabul ettiğimzde ise şu şekilde olabilir:

Zekanıza hakim olun, eğer zekanıza hakim olursanız en çaresiz durumlarda bile mantıklı bir çıkar yolu bulursunuz. Diyelim ki birisi size hoşunuza gitmeyen bir söz söyledi. Eğer zekanıza hakim olursanız öfkelenmek yerine ona öyle bir cevap verirsiniz ki bir daha size aynı harekette bulunmaz.
Veya birisi kendisini size yanlış ifade etti, eğer anlayışınıza hakimseniz o kişiyi yargılamadan evvel tüm olasılıkları düşünürsünüz ve buna göre hareket edersiniz. Neticede anlayışınıza hakim olarak tatsız bir durumun gerçekleşmesini engellersiniz. Eğer hakim olmazsanız duygularınıza göre hareket edip o kişiye kızabilir, sonra yanlış anladığınızın farkına varıp pişmanlık duyabilirsiniz.

Birinci manasına göre düşünürsek:

Havalar soğudu, lütfen kafanıza hakim olun. Eğer sinüzitseniz ve başınızı yeterince korumadıysanız, rüzgardan etkilenip acısını bolca çekebilirsiniz. Oysa başınızı muhafaza edip ona hakim olursanız (mesela şapka, atkı kullanırsanız) böyle bir durumu engelleyebilirsiniz.

Acaba bu bir isyan olabilir mi? "Yetti artık lütfen kafanıza hakim olun" şeklinde.



Hımm bilemiyorum bu cümleden çıkarabildiğim anlamlar bu kadar oldu :)

Yazının asıl amacı, vücutlarının en az kullandıkları bölümü olan kafalarını "bari bir işe yarasın" düşüncesi ile her gün yeni bir yere sokmakta olan insanların akıllarını başlarına devşirmelerini sağlamak idi. Ancak çevremizde mutlaka davul zurnayı az bulan organizmalar da bulunacaktır, bulunmaktadır. Bu durumda yaptığın güzel açıklamayı okuyup "vay be, yine yazmış Tuana" demek, ve yazıdan kendimize bir ders çıkartmak en mantıklı çözüm olarak görünmektedir. (:

blaxis'in "Lütfen Yapmayın" başlıklı, son yazısı ile doğrudan bağlantı kurulabilir gibi...
Evet bu işlerde kafayı kullanmak gerekir ama çok anlamı var, di mi yani?